Baş belası. Mona Wales telefonda kocasına mırıldanır: "Biliyor musun hayatım, temizliğimizi bırakan çocukla oynamayı çok seviyorum." Kocası Lucien (Stirling Cooper) sevgili karısına tatlı tatlı gülerek, "Genç erkekleri ne kadar sevdiğini biliyorum, seni tahrik ediyorlar, değil mi?" der. Mona ve Lucien'in çok özel bir evlilikleri vardır. Adam çok çalışıyor ve kadın da etrafta takılmayı seviyor, adam da Mona'nın diğer erkeklerle yaptığı seksi kaçamakları dinlemeyi seviyor. Hayır, adam boynuzlu değil, bu farklı bir şey, adam sadece karısının istediği her erkeği baştan çıkarabileceği fikrinden tahrik oluyor. Telefon görüşmesi kapının hızla çalınmasıyla kesilir. Araştırırken Lucien'e veda eder. Gelen komşuları Brianne (Blu) ve Chad'dir (White). Brianne ve Chad'in ilişkileri, yeni komşuları Mona ve Lucien'in taşınmasından bu yana pek de pürüzsüz değildir. Kırsal kültürlerinde komşularla iyi geçinmek adettendir ama Brianne, Mona'nın kocasına karşı sınırı aştığını düşünmektedir. Chad'in bu kadınla arasına sınır koymasını, onunla yüzleşmesini ve ilgilendiği tek kadının kendi sevgili karısı Brianne olduğunu söylemesini ister. Chad karısına gözlerini deviriyor, bu fikir "biraz fazla". Konuşma kapıda gerçekleşir, gergin, garip ve Chad'in beklediği kadar utanç vericidir. Ertesi gün Mona'nın evine bir barış teklifiyle gelmeye karar verir; Mona'nın evlerine yaptığı son ziyarette hoşuna gittiğini fark ettiği bir kutu çikolata. Mona onu içeri davet eder. Mona onun evliliğinde bir zayıflık sezmektedir ve Chad'in kaslı vücuduna, iri ellerine, muhafazakâr yün pantolonunun içinde bile saklanamayan şişkinliğine her zaman hayranlık duymuştur. Chad'i baştan çıkarmak kolay olmayacaktır, o ahlaklı bir adamdır, bir aile babasıdır. Mona yakışıklı, evli adamı baştan çıkarırken hikâyenin nasıl geliştiğini izleyin
Ncagjrnkgcghbv
Selam admin silinmiş
Black
edra